Boşanma davası evliliği sonlandıran bir karardır. Fakat ayrılık davası boşanma davası gibi sonuç doğurmamakla birlikte, eşlerin ortak yaşam alanlarından bir süre ayrılmasını ifade eden bir davadır. Boşanma davası açacak olan eş ayrılık davası da açabilecektir.

Boşanma kararı verilirken; evliliğin bitme sebepleri, deliller ve tüm koşullar incelenir. Hâkim tarafından boşanma davası sürecinde eşlerin barışma ihtimaline yer verilir. Bu sebeple  ayrılık kararı, boşanma aşamasında tekrar uzlaşma yoluna gidebileceği düşüncesi ile verilebilir. Boşanma kararı için hâkim tarafından evlilik birliğinin devam edebileceği kararının oluşmaması gerekir. Ancak ayrılık kararının boşanma kararına etkisi yoktur.

Türk Medeni Kanununun 167. Maddesi doğrultusunda; boşanma davasını açan eş boşanma kararı ya da ayrılık kararı verilmesini talep edebilir. Hâkim tarafından evliliğin tekrar devam edeceği kanaati oluşursa ayrılık kararına hükmedilebilir. Ayrılık kararı ve boşanma kararlarının aynı anlam ifade etmediği de bu hususta bilinmelidir.

Ayrılık Davasının Şartları Nelerdir?

Medeni Kanunumuzda ayrılık davası için ayrıca bazı şartlar düzenlenmemiştir. Bunun yerine bazı boşanma sebeplerinin olması, ayrılık davasının açılması ve ayrılık kararı verilmesi için yeterli sayılmaktadır. Ancak hakim bu şartlarla bağlı olamamakla birlikte karar verilmesi hususunda takdir yetkisini kullanır. Bu şartlar;

  • Evlilik birliğinin temelden sarsılması,
  • Eşlerden birinin zina yapması,
  • Haysiyetsiz hayat sürme,
  • Terk,
  • Akıl Hastalığı şeklinde düzenlenmiştir.

Ancak bazı boşanma sebeplerinin varlığı halinde yine hakimin takdirinde olmak şartıyla, öğretide bu sebeplerin varlığı halinde eşler arasında barışma ihtimali kalmaz. Bu sebeplerle ayrılık kararı verilmesi fazla tercih konusu olmamaktadır. Bu sebepler;

  • Hayata kast,
  • Pek kötü davranış,
  • Onur kırıcı davranış olarak öğretide karşımıza çıkmaktadır.

Sonuç olarak, bahsettiğimiz üzere boşanma sebeplerinin varlığı halinde hakimin takdir yetkisi sonucu boşanmaya veya ayrılığa karar verilir. Ancak; davayı açan eş yalnızca ayrılık kararı talep ediyorsa hakim tarafından boşanma kararı verilemez. Hakimin takdiri sadece boşanma kararı talebiyle açılmış olması halinde söz konusu olur. Bu durumda da boşanma talebine karşılık hakim tarafından ayrılık kararı veriliyorsa hakim bunun gerekçesini de kararında belirtmelidir.

Boşanma Davasında Ayrılık Kararı

Boşanma davasında davayı açan eşin talepleri detaylı olarak mahkeme tarafından incelenir ve anlaşmalı boşanma olmaması durumunda çekişmeli boşanma davalarının bir kısmı hâkim kararına göre reddedilebilir. Boşanma davasında verilen ayrılık kararı için özel engeller bulunmamaktadır. Hâkim tarafından ortak evlilik birliğinin tekrar kurulmasının yüksek ihtimali görülmesi hâlinde ayrılık kararı ortaya çıkacaktır.

Ayrılık Süresi Ne Kadardır ?

Türk Medeni Kanunu’nun 171. Maddesi gereğince; ayrılık süresi 1 yıldan başlayarak 3 yıla kadar bir süre belirlenir. Ayrılık kararının kesinleşme tarihi, başlama süresini gösterir. Boşanmak isteyen ve boşanma davası açan eş tarafından talep edilen ayrılık kararının, hâkim tarafından uygun görülmesi hâlinde 1 ile 3 yıl arasında ayrılık süresi verilir.  Ayrılık süresi ise belirlenen sürenin bitmesi ile ortadan kalkar. Eşler bu süre sonunda, evlilikte devam kararı ya da ayrılığa dayalı boşanma davası açılabilir.

Ayrılık Kararının Hukuki Etkisi Nedir?

Ayrılık kararı evliliğe yönelik bir etkiye sahip değildir. Evlilik birliğini hâlâ ayakta tutan ve evlilik birliği içerisinde uyulması gereken tüm kuralları barındıran bir karardır. Ayrılık kararı özellikle eşlerin ayrı yerlerde yaşamasına ilişkin olduğundan dolayı eşlerin geçimi, çocuklarla kişisel ilişki kurulması gibi bazı sorunları ortaya çıkmaktadır.

Ayrılık Kararında Tedbir Nafakası

Eşlerden birinin maddi geliri yoksa bu eş, ayrılık süresi boyunca diğer eşten tedbir nafakası vermesini talep edebilir. Hakim somut olaya ve şartların oluşup oluşmadığına bakarak tedbir nafakasına hükmedebilir.

Ayrılık Kararında Velayet

Hakim, ayrılık kararı verildiği esnada mevcut bulunan çocukların velayet hakkını ana babadan birine verir. Bu kararı verirken çocuğun yaşı, kaç çocuk olduğu, eşlerin eğitim durumu, yaşam koşulları ve ekonomik düzeyi göz önünde bulundurulur. Boşanmada olduğu gibi velayet, eşlerden birine verilir ve velayeti alamayan taraf için kişisel görüş hakkı tanınır.

Ayrılık Kararı ile Mal Rejimi

Taraflar arasında verilen ayrılık kararı evliliğin devamı niteliğinde olduğundan evlilik birliğindeki uygulanan mal rejimi ayrılık kararında da devam edecektir. Taraflardan birisi mahkemeye başvurarak aralarındaki mal rejimini mal ayrılığına çevrilmesi talebiyle mahkemeye başvurabilir. Diğer bir durum da taraflardan birisi ayrılık kararı talebi ile mahkemeye başvurur ve aynı zamanda mal ayrılığını da talep edebilir. Mahkemeden mal ayrılığının ayrılık kararı ile birlikte talebinde mahkeme mal ayrılığına karar verebilir.

Ayrılık Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Ayrılık davası aile hukukundan kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğu için bu davalarda kanunen Aile Mahkemeleri görevlidir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise bu dava Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılabilir.

Bunun yanında ayrılık davasını isterseniz eşlerden birinin yerleşim yerinde isterseniz de eşlerin davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemelerinde açılabilecektir.

Bu yazımızda Türk Medeni Hukuku kapsamında İstanbul Boşanma Avukatı bulunduran büromuz ekibi tarafından ayrılık davası kapsamında genel bilgilendirmeler yapılmıştır. İstanbul, Türkiye’nin en kalabalık şehri olup boşanma davalarının da en yoğun olduğu şehirlerin başında gelmektedir. Bizlerde İstanbul boşanma avukatı olarak ayrılık davalarıyla sık sık karşılaşmaktayız. Beşiktaş boşanma avukatı, şişli boşanma avukatı, Mecidiyeköy boşanma avukatı, Kadıköy boşanma avukatı, Sarıyer boşanma avukatı olarak faaliyet gösteren uzman avukatlarımızdan merak ettiklerinizi öğrenebilirsiniz.